Adet gören kadınların adet öncesindeki bir hafta psikolojik ve fizyolojik değişikliklerin olduğu bir dönemdir. Bu dönemde kadınların psikolojik yapıları olumsuz yönde etkilenir, fizyolojik değişikler de buna eklenir. Bu dönem üreme çağındaki kadınların hayat kalitelerinin bozulduğu dönemdir. Tıp da bu değişikliklere premenstrüel sendrom yada kısa adı ile PMS denir. Adetin başlaması ile birlikte şikayetler azalır ve birkaç gün içinde de tamamen kaybolur.
Bu dönemdeki kadınların davranışlarında değişiklikler görülür. Depresif ruh hali, sinirlilik, kaygı, alınganlık, ağlama krizleri, güven kaybı, kötü şeyler olacakmış hissine kapılma, etrafındaki insanlardan zarar beklentisi, kendini değersiz hissetme, yaptığı işine odaklanamama, uyku sorunları hatta intihar düşüncesi bunlardan bazılarıdır. Bu dönemdeki kadınların ruh hali değişikliklerine, vücutlarında fiziksel değişikler de eklenebilir. Bunlardan en çok görülenleri memelerde dolgunluk, vücutta ödem hali, el ve ayaklarda şişme, kasık karın ve baş ağrıları, bulantı, kusma, halsizlik, iştahla ilgili değişikliklerdir. Yukarıda saydığım psikolojik yada fizyolojik şikayetlerin hepsinin görülmesi gerekmez. Bir ya da birkaçı bulunabilir ve bu semptomların çeşitliliği kişilere göre değişiklik gösterebilir. Yapılan bilimsel çalışmalarda adet gören kadınların çoğunluğunda az yada çok PMS semptomları görüldüğü bildirilmiştir. Ancak PMS şiddeti kadından kadına değişiklik gösterir. Bu şikayetler hissedilmeyecek kadar hafif olabileceği gibi kadının günlük yaşantısını etkileyebilecek kadar ağır olabilir.
Premenstrual sendromdan kadının vücudundaki hormonların seviyelerindeki ani yükselmeler ve düşmeler sorumlu tutulmaktadır. Aslında bu bir hastalık değil doğal döngünün bir sonucudur.
Adet öncesi bu şikayetlerin üreme çağındaki her kadında olabildiği, herhangi bir hastalıktan kaynaklanmadığı ve geçici olduğu konusunda kadınların bilgilendirilmesi bu dönemi rahat atlatmalarında yardımcı olur.
PMS sendromu birçok hastalıkla karıştırılabilir. Ancak şikayetlerin adet öncesinde başlaması ve adet gördükten sonra kaybolması bu hastalıkların ekarte edilmesinde yardımcı olur.
Bu dönemdeki sorunların tedavisi şikayetlere yönelik yapılır. Buna semptomatik tedavi de denir. Geçmeyen ve inatçı ağrılar için ağrı kesiciler, depresif ruh hali ve kaygı için medikal tedavi almadan önce sakinleştirici bitki çayları, fiziksel egzersizler, yürüyüş, yüzme denenebilir. Bulantı kusma fazla oluyorsa bunu engelleyen ilaçlar, ödem hali fazla ise vücuttan sıvı atarak ödemi çözen ilaçlar verilebilir. Kadınlar bu dönemde kendilerine daha fazla zaman ayırarak yapmaktan mutlu oldukları hobi yada alışkanlıkları yaparak PMS semptomlarını çabuk atlatabilirler. Bu dönemde günlük sıvı alımının artırılması, multi vitaminlerin kullanılması semptomları azaltır. Ancak tüm bunların yanında üreme çağındaki adet öncesi dönemde görülen bu sıkıntılı durumu kadınların rahat atlatabilmesi için eşlerine çok görevler düşmektedir. Bunlar;
-Kadınlar pms dönemlerinde aşırı duygusal olurlar. Bu dönemi rahat atlatmak için size ihtiyaçları vardır.
-Yaptıkları ve söyledikleri bu dönemde size mantıklı gelmeyebilir. Ama bu değişikliklerin onun hormonlarındaki değişikliklerden kaynaklandığını ve bunun geçici olduğunu bilin. Bu yüzden bu dönemde yargılayıcı olmaktan kaçının
-Eşinizi her zamankinden daha çok dinleyin az konuşun, ve anlamaya çalışın, onu anladığınızı belirtin ve şefkat gösterin.
-Bu dönemde öfke, kriz ve ağlama atakları geçirebilir. Bu anlarında ona sevginizi gösterin. Sarılın sevdiğinizi söyleyin.
-Kadınlar bu dönemde alıngan olabilir ve söylediklerinizi yanlış anlayabilirler. Bu yüzden söylediklerinize her zamankinden daha dikkat ediniz ve cümlelerinizi özenle seçerek karşı tarafı kırmayacak onu yüceltecek, sevdiğinizi belli edecek şekilde kullanın.
-Güzel olduğunu sözle ya da davranışlarınızla hissettirin ona. Çünkü bu dönemde kadınlarda el ve yüzündeki şişlikler, cildinin bozulması kendisini çirkin hissetmesine sebep olabilir.
-Eşinize hediyeler ve çiçekler alarak sürprizler yapın.
-Onunla zaman geçirin, evde sevdiği bir filmi beraber seyretmek, beraber spor yapmak, dışarıya yemeğe çıkmak, tiyatroya gitmek, bir eğlence mekanına gitmek bu dönemlerde onu rahatlatır.
-Ağrılı dönemlerde ona sıcak su torbası hazırlamak, bitki çayları yapmak, geçmeyen ağrıları olduğunda ağrı kesiciler vermek ona yanında olduğunuzu ve onu düşündüğünüzü hissettirir.
-Ağrılı, halsiz dönemlerinde ev işlerine yardımcı olarak ona destek olun.
-Sık sık sevdiğinizi söyleyin. Onu sevdiğinizi bilse bile bu sık sık duymak onu çok mutlu edecektir. Kendini güvende hissedecek ve sizin yanınızda mutlu olduğunu hissedecektir.
Yukarıda bahsettiğim şekilde eşinize adet öncesi dönemini rahat ve sorunsuz atlatabilmesi için yardımcı olabilirsiniz. Bu davranışlarınızla eşinizin size olan sevgisi ve saygısı da artacaktır ve evliliğinizin daha mutlu bir şekilde devam etmesinde yardımcı olacaktır.
KÜBRA DEMİRBAĞ
Psikolojik Danışma Uzmanı ve Holistik Yaşam Koçu